İstanbul’un su havzaları ve ormanları yok edildikçe susuzlukla mücadele olanaksız hale geliyor. Kentin kuraklığa teslim olmamasını sağlayacak olan su havzalarını içinde barındıran Kuzey Ormanları da rant uğruna yok edildi. Mega projelerin hayata geçirildiği bölgede yağış olsa bile su, toprakla ve göletlere buluşamıyor. Kuzeye doğru büyüyen inşaatlar, kırsalların kente dönüşmesi ve madencilik faaliyetleri de kuraklığın en önemli nedenleri olarak açıklandı.
Yaşam savunucuları kentteki 250 bin hektarlık orman alanının 20 yılda 50 bin hektarının mega projeler ve maden için yok edildiğini belirledi. Kent genelinde önceki gün başlayan kuvvetli yağışlar ise barajları doldurmadı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi’nin (İSKİ) verilerine göre barajlardaki doluluk oranı yüzde 16.43 olarak açıklandı.
Kuzey Ormanları Savunması’ndan yapılan açıklamada ise “Onca yağmur Kuzey Ormanları göllerini yüzde 1 bile dolduramadı. Çünkü tüm su havzalarımız ya beton oldu ya da inşaat yağması altında. İstanbul’un suyu çoktan bitti, Trakya’dan Bolu’ya tüm Kuzey Ormanları’nın suyunu kullandığı için musluklar hâlâ akıyor. Orman yoksa su da yok” denildi.
‘AĞAÇ SUYU TUTAR’
Türkiye Ormancılar Derneği Başkanı Ahmet Hüsrev Özkara yağışın düzenli olduğu zamanlarda yeraltı sularından yararlanmanın mümkün olduğunu söyledi. Özkara, “Yağış miktarı düzenli gerçekleşmez ve kısa sürede yüksek bir miktar yağarsa toprak suyu ememiyor. Su yüzeyde biriktiğinde yeraltı suları beslenemiyoruz. Ormanlar kök sistemleriyle bir düzenek sağlıyor. Suyun emilerek yeraltı kaynaklarına ulaşmasını sağlıyor” dedi. Kök sistemi olmazsa suyun yüzeysel akışla yok olduğunu belirten Özkara, “Ormanlar fonksiyonel olarak su kaynaklarını düzenleme amacıyla önemli. Orman bu niteliklere sahipse akıcı yapının birikmesini engeller, sel felaketine karşı da toprağı tutar” diye konuştu.
‘ARKA BAHÇE HALİNE GELDİ’
Orman varlığında azalmalar olduğunu dile getiren Özkara, “Amaç dışı orman kullanımı arttı. İçindeki ekosistemi oluşturan canlılar göz ardı edildi. Sıradan denebilecek çöp depolama tesisini bile ormana kurmaya başladılar. Orman alanları daralıyor ve içleri boşaltılıyor. Ormanlar arka bahçe haline geldi. Belgrad Ormanı bile elden çıkarıldı. Halbuki suyun kaynağı, havzalar hepsi bir denge içerisinde. Su kaynaklarını kaybediyoruz ve yeniden yerine getirmek mümkün değil. Giderek büyümek hantallaşmaktır. Şehrimizi yaşanmaz hale getiriyoruz” dedi.