Kanal İstanbul’un imar planları iptal edilse de bölgede inşaatlar yükselmeye devam ediyor. Arnavutköy’deki inşaatların derhal durdurulması gerektiğini belirten KOS sözcüsü Yüksek Şehir Plancısı Ayşe Yıkıcı, “Amaç Kanal değil, sermaye işgali” dedi.
Gökay Başcan’ın Birgün’de yer alan haberine göre, Kanal İstanbul planları mahkeme kararlarıyla hukuk tarafından iptal edilse de ne ihaleler ne de inşaatlar duruyor. AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi Murat Kurum, tepkiler nedeniyle bahsetmese de Kanal İstanbul’a ilişkin her geçen gün yeni gelişme yaşanıyor. İmar planlarının iptaline rağmen İstanbul Arnavutköy’deki el değmemiş topraklarındaki TOKİ’nin 5 etaplı konut projeleri devam ediyor. Kuzey ormanları içerisinde, önemli tarım arazileri üzerinde başlanan inşaatlar imarsız şekilde yükselmeye devam ediyor.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nca 15 Temmuz 2021’de onaylanan Kanal İstanbul projesinin 1. Etabına ilişkin 1/1000 ve 1/5000 ölçekli imar planları mahkeme kararıyla iptal edildi. Böylece Kanal İstanbul güzergahında kalan bölgeler plansız kaldı. Ancak İstanbul Arnavutköy’deki Baklalı Mahallesi’ndeki TOKİ’nin dev konut projeleri imar planlarına iptaline rağmen durmuyor. Önemli tarım arazilerini betona boğan projeler için çevresel etki değerlendirme (ÇED) gerekli değildir kararları verilmişti.
5 etaplı proje kapsamında yapılması planan 370 konut, 38 dükkan, 2 cami ve bir ilkokulun inşaatı sürüyor. 424 bin 818 metrekarelik alan süren inşaatlara 7 Eylül 2022, 31 Ekim 2022 ve 30 Ocak 2023 tarihlerinde ÇED gerekli değildir kararları verildi.
ŞANTİYEYE DÖNDÜ
BirGün’e değerlendirmelerde bulunan Kuzey Ormanları Savunması’ndan (KOS) Şehir ve Bölge Plancısı Ayşe Yıkıcı, “İktidar; İstanbul halkının, bilim insanlarının, meslek odalarının, doğa savunucularının ve İBB’nin tüm itirazlarına ve uyarılarına rağmen, Kanal İstanbul projesi kapsamındaki inşaat ve rant yağmasına başladı. Hukuk süreçlerinin devam ediyor olmasına rağmen bölge, iş araçlarıyla hızla kazılıp şantiyeye çevriliyor.” ifadelerini kullandı.
AMAÇ KANAL DEĞİL
“Amaç kanal yapmak değil kuzeydeki İstanbul’un son kalan tarım ve orman alanlarını da inşaat sermayesine işgal ettirmek ve bunu hızla yaparak açılan davaları boşa düşürmektir” diyen Yıkıcı, “9 Kasım 2023 de 6306 sayılı Kentsel Dönüşüm Kanunu ile 22 bin hektarlık doğal ve kırsal alanımız ‘rezerv alan’ ilan edilerek inşaat yağmasına açıldı. Şimdi ise yerel seçimler öncesi yangından mal kaçırır gibi bu alanlarımızda inşaatlara başlandı” diye konuştu.
İmar planlarının iptal olduğunu ve inşaatların derhal durması gerektiğini belirten Yıkıcı şu ifadeleri kullandı: “Baklalı köyü mevkilerimize 3750 konutluk bir yerleşme yapmak koca bir kırsal ekosistemin parçalanması ve yok olması demektir. Mahkeme geçtiğimiz hafta bu planları şehircilik ilkelerine uygun bulmayarak iptal etti. İnşaat faaliyetleri derhal durdurulmalıdır. Son on yılda Kuzey Ormanları’nın beşte birini yıkıp kalanını da savunmasız bıraktılar. Savunmasız bıraktıkları her mevkiimizin de peşine düştüler. Şu an İstanbul kuzeyinde bulunan iki yüze yakın köyümüz, çevresiyle birlikte tehdit altındadır. Doğal alanlara son yıllarda verilen zararın önüne geçilmezse çok yakında İstanbul daha da yaşanamaz bir beton yığını haline gelecektir. İstanbul’un kanala, betona, otobana değil suya nefese gıdaya huzura ihtiyacı var.”
∗∗∗
PLAN YOK, İHALE VAR
Kamu kuruluşu olan Emlak Konut ve Türk Hava Yolları’nın, yüzde 50’şer hisseyle ortak oldukları Kanal İstanbul bölgesindeki proje için ihale düzenlediği açığa çıktı. Gazetemiz BirGün’deki İsmail Arı’nın haberine göre, Kanal İstanbul projesinin kalbi olan Dursunköy’de yapılacak proje için Emlak Konut, Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) bildirimde bulundu.
Yapılan açıklamada, “Şirketimiz ile Türk Hava Yolları arasında imzalanan 28 Mayıs 2018 tarihli Sözleşme doğrultusunda ihale edilen İstanbul Arnavutköy Dursunköy 3. Etap 1. Kısım Konut, Ticaret ve Sosyal Donatı İnşaatları ile Altyapı ve Çevre Düzenleme İşi’nin sözleşmesi, yüklenici Kuzu Toplu Konut İnş. A.Ş. ile 27 Şubat 2024 tarihinde imzalanmıştır. Sözleşme bedeli 3 milyar 334 milyon 500 bin TL + KDV’dir” denildi.
Devasa büyüklükte bir alana yapılacak konut ve ticaret alanı inşaatının 3,3 milyar TL’lik ihalesini alan Kuzu Toplu Konut Şirketi ise iktidara yakınlığıyla biliniyor. Şirketin sahipleri AKP’ye açıkça destek veren Özen, Gökçen ve Güven Kuzu kardeşler aynı zamanda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın da hemşerisi.