Pelin Akdemir’in GazeteDuvar’da yer alan haberine göre; Bursa’nın Nilüfer ilçesinde, spor alanı olarak belirlenen bir kamu arazisine, 8 ay önce Danışman Grup’a ait Teknik Beton şirketi tarafından ruhsatsız ve izinsiz çimento tesisi kuruldu.
Kaçak yapı olduğu gerekçesiyle Nilüfer Belediyesi tarafından 3 kez mühürlenen tesis, mührü kırıp çalışmaya devam ediyor. Belediye tarafından yasal süreç başlatılırken bölgede yaşayanlar insan sağlığını tehdit eden tesisin kapatılması için mücadele ediyor.
KAÇAK ŞEKİLDE YERALTI SUYUNU DA KULLANIYOR
Nilüfer ilçesi Ertuğrul Mahallesi’nde kamu ve şahıs arazilerinin bulunduğu bir alan, imar planlarında sadece spor tesislerinin kurulabileceği yer olarak belirlenmişti. Spor Bakanlığı’na bağlı İl Müdürlüğü araziyi kamulaştırıp yatırıma dönüştürmeyince atıl olarak duran alana, Danışman Grup’a ait Teknik Beton şirketi tarafından ruhsat ve izin alınmadan 8 ay önce 2 gün içerisinde çimento tesisi kuruldu.
Kaçak olarak faaliyet gösteren çimento tesisi Nilüfer Belediyesi tarafından 3 kez mühürlenmesine rağmen, mühür kırılarak faaliyete devam etti. Belediye tarafından hukuki süreç başlatılsa da kaçak olarak faaliyete devam eden tesis aynı zamanda kaçak şekilde yeraltı suyunu da kullanıyor. Usulsüz, ruhsatsız yapıldığı gerekçesiyle cezai işlem uygulanan ve mühürlenen tesis hakkında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ve kamu kurumlarına bildirimlerde bulunulmuş. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nün kendisinin alakası olmadığını belirterek sorumluluğu Nilüfer Belediyesi’ne attığı tesisin ayrıca yıkım kararı da bulunuyor.
YERLEŞİM YERLERİNİN 100 METRE YAKININDA
Altınşehir, Ertuğrul ve 23 Nisan mahallelerini etkileyen tesise mahalleli de bıraktığı toz ve ağır tonajlı araçlar nedeniyle tepki gösteriyor. Kanunda yerleşim yerlerine 3 bin metre uzakta olması gereken çimento tesisi, burada evlerin 100 metre yakınında bulunuyor. İnsan sağlığına olumsuz etkileri olan ve hava kirliliğine neden olan çimento tesisleri yönetmelikte “kirletici vasfı yüksek tesisler” kapsamında değerlendiriliyor. Çimento tesisinin mahallenin içerisinde yer almasını sağlıklı yaşama hakkının gasp edilmesi olarak değerlendiren mahalleli, tesisin kaldırılmasını istiyor.
‘İNSANLAR EVLERİNİ SATIP GİTMEK İSTİYOR’
Altınşehir Mahalle Muhtarı Melahat Ünlü Şanal, kaçak kurulan tesisin kaldırılması için hem mahalleliler hem de belediye yetkilileriyle toplantılar yaptıklarını söyledi. Tesisin yıkılması için belediyenin gerekli ekipmana sahip olmadığını ve yıkım ihalesine çıkacaklarını söyleyen Şanal, “Spor alanına kaçak bir şekilde beton santralini iki gün içerisinde diktiler. Bir de yeraltı suyunu çekiyorlar. Bu da tamamen yasak. Kesinlikle izin almaları gerekiyor ama izinleri yok. Hiç kimseyi takmıyorlar. Cezayı ödüyorlar, devam ediyorlar. Üç kere mührü sökerse hapis cezası var ama hiç umurlarında değil. Belediyeler büyük tesislerin yıkımı için ihaleye giriyormuş ama bu adamlar o kadar güçlü ki karşısında kim ihaleye girer?” diye konuştu.
Şanal, mahallelinin yaşadıklarını, “İnsanlar evlerini satmak istiyorlar. 3 kişi taşınıyor şu anda. Camlarına sanayi tipi filtre taktıranlar var. İnsanlar dışarıya, balkonlarına çıkamıyor, soluk alamıyor. Bir keresinde 13 tane beton mikseri çıktı gitti. Mahallelerin en az 3 kilometre uzağında olması lazım” dedi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü yetkilileriyle görüştüğünü, ‘Burada bir cenaze var, bu cenazenin kalkması lazım’ dediğini belirten Şanal, “Bana diyorlar ki ‘Çevreye zarar veren toz, duman gibi olumsuzluklar varsa müdahale edebiliriz.’ Gelip müdahale ediyorlar ama şehrin ortasında böyle olmaz dediğimde, ‘Biz buna izin vermedik. İzni veren Nilüfer Belediyesi’ diyorlar. ‘Belediyeden izni yok’ diyorum, ‘Bizimle alakalı değil’ diyorlar. Adam kamunun alanına koskoca beton santrali kurmuş. Umarım insanlar kanser olmadan beton santralini kaldırtabiliriz” dedi.
‘TEKNİK BETON ATIŞ YAPI’NIN KONUT PROJESİ İÇİN TESİSİ KURDU’
Nilüfer Kent Konseyi Başkanı Mustafa Berkay Aydın ise, bölgede yaşayan insanlardan sürekli şikayetler aldıklarını söyleyerek, “Beton santralinden kaynaklı mahalleleri etkileyen toz söz konusu. Malzemeyi en çok yan tarafında inşaatı süren Atış Yapı’ya ait Babylon konut projesine sağlıyorlar. Belediye tarafından tesis üç kez mühürlendi. Biz Nilüfer Kent Konseyi olarak bölge sakinleri adına yapmamız gereken ne varsa yapacağız” dedi.
Nilüfer Belediyesi Başkan Yardımcısı Emre Karagöz de Nilüfer Kent Konseyi Başkanı Aydın’ın dediklerini doğruladı. Teknik Beton’un, Atış Yapı’nın Babylon konut projesi için tesisi mahallenin ortasına kurduğunu söyleyen Karagöz, “Atış Yapı da ‘Burası Teknik Beton’un alanı, benle alakası yok’ diyor. Teknik Beton’un da Atış Yapı’nın santrali için kurduğu çok açık. Bölge halkı da ciddi toz, dumandan, ağır tonajlı araçların yolları işgal etmesinden mustaripler” ifadelerini kullandı.
Yönetmeliklerde çimento tesislerinin inşaat sahası içerisine kurulması ve gerekli tedbirlerin alınmasının şart olduğunu hatırlatan Karagöz, şunları söyledi: “Burada tesis hem kendi inşaat sahası içerisinde değil, kamu parselinde hem de tedbir alınmamış. Ne ÇED raporu var ne izin. Belediye meclis üyemiz, Devlet Su İşleri ile de görüştü. Kaçak sondaj yapıldığı da tespit edilmiş. DSİ de bunla ilgili cezai işlem ve mühürleme çalışması yapıyormuş. Biz, kaymakam ve vali ile de görüştük. Buranın hiç olmazsa elektrik ve su kaynaklarından yararlanılması engellensin. Maalesef henüz net bir cevap alamadık.”
‘BİN KERE MÜHÜRLESEK DE ADAMLAR HUKUK TANIMIYOR’
Tesisin bulunduğu arazinin spor alanı olarak belirlendiği, sadece spor tesislerinin kurulabileceğini ifade eden Karagöz, şu açıklamayı yaptı: “Belediyeden hiçbir izin alınmadan böyle bir tesis kurulmuş. Bizden önceki belediye yönetiminde kurulmuş ama belediyede yazılı olarak verilmiş bir izne rastlayamadık. ‘İmar kanununa aykırı şekilde bir yapı var ve bu yapı kaçaktır’ diye kaçak yapı zaptı tutuldu, sonrasında faaliyetlerin sona ermesi için mühürlendi. 3 kere mühürler kırılıp, faaliyete devam edildi. Biz bunu adli sürece taşıdık. Dava aşamasında ama dava süreci de caydırıcı olmuyor, devam ediyorlar.”
Çevre, Şehircilik ve İl Müdürlüğü’nün sessiz kaldığını belirten Karagöz, “Biz, belediye olarak vatandaşlarla bir araya geliyoruz ama ilçe belediyesi olarak törpülenmiş yetkilerimiz güdük kalıyor. Biz belediye olarak bin kere de mühürlesek de adamlar hukuk tanımaz bir şekilde devam ediyorlar. Umarım kamuoyu oluşturmak bu faaliyeti durdurabilir” dedi.
