Sendika.org’da yer alan habere göre; Kuzey Ormanları Akçakoca mevkilerinde Melen içme suyu havzasının bulunduğu bölgeye altın madeni arama izni verildi. Arama iznini Kuzey Ormanları Savunması sosyal medya hesabından duyurdu.
Kuzey Ormanları Savunması, altın madeni arama izninin verildiği bölgedeki suyu tüm Marmara ve İstanbul’un içtiğini/kullandığını belirtti.
Kuzey Ormanları sözcüsü Begüm Zafer, yaşanan gelişmelere dair konuştu. Zafer, altın madeni arama izninin insan sağlığı ve doğal kaynaklar bakımından nasıl sonuçlara sebep olacağını anlattı.
“İliç, bu tür projelerin ne gibi sonuçlar doğurabileceğinin acı bir örneği”
Altın madenciliği süreci, patlatmalar, toprak sıyırma, siyanür kullanımı gibi aşamaları içerir. Bu süreçte ortaya çıkan toz, atıklar ve siyanür yer altı ve yer üstü sularını kirletir, toprak verimliliğini azaltır ve ciddi sağlık sorunlarına yol açar. Erzincan İliç’teki ekolojik felaket, bu tür projelerin ne gibi sonuçlar doğurabileceğinin acı bir örneğidir.
Şimdi gittikçe küçülen kuzey ormanlarımızın bir parçasında Düzce’de altın madeni tehdidi ile karşı karşıyayız. Bölgenin ekolojik dengesini, insan sağlığını, suyunu, havasını tehdit eden bu proje bir takım ekonomik kaygı ve hedefleri ülkemizin geleceğinin önüne koyan bir zihniyetin ürünüdür.
“Ağacıyla, kuşuyla, akarsuyuyla yaşamı savunacağız”
Kaplandede Dağı ve Melen havzası gibi eşsiz doğa alanları, su kaynaklarımız, halkın tarım ve hayvancılık faaliyetlerini sürdürdüğü verimli araziler ve dolayısıyla gıdamız, sağlığımız geri döndürülemez etkilerle karşı karşıya. Melen şu anda tek başına İstanbul’un günlük tükettiği suyun 1/3’ünü karşılıyor. Bulunduğu havzada 143 dere, akarsular, yeraltı ve yerüstü su kaynakları var.
Bölgede yaşayan insanları destekliyoruz. Her bir ağacıyla, kuşuyla, akarsuyuyla yaşamı savunacağız.
Konuya ilişkin karar ise şu şekilde: