Birgün Gazetesi’nin haberine göre, Türkiye’nin beşinci büyük gölü olan İznik Gölü, 300 kilometrekarelik alanıyla önemli bir su kaynağı olarak biliniyor. İznik Gölü’nün Orhangazi kıyısına yapılması planlanan yandaş Albayrak Grubu’na bağlı Varaka Kâğıt Sanayi A.Ş. için özel endüstri bölgesi ilan edilmesine düzenlenen eylemle protesto edildi.
Eyleme, CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala, Orhan Sarıbal, Hasan Öztürk, İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu, CHP Orhangazi İlçe Başkanı Berna İl, İYİ Parti Orhangazi İlçe Başkanı Yasemin Bektaş, CHP Gemlik İlçe Başkanı Sermet Pehlivan, Bursa Barosu Başkanı Av. Metin Öztosun katıldı.
Son yıllarda İznik Gölü, iklim krizine bağlı olarak su seviyesinin düşmesi ve artan kirlilik sorunlarıyla gündeme geliyor. Endüstriyel faaliyetler, tarım ilaçları ve evsel atıkların arıtılmadan göle boşaltılması, su kalitesini olumsuz etkileyerek göl ekosisteminde yıkıcı etkilere neden oluyor. Göl çevresindeki fabrikaların neden olduğu tehdit artarken, yeni fabrikaların kurulması planlanıyor.
Varaka Kağıt Fabrikası’nın Albayrak Grubu’na ait olduğunu söyleyen CHP Orhangazi İlçe Başkanı Berna İl, “Zeytinimize, gölümüze el koyacaklar demiştik. Varaka, Cumhurbaşkanlığını arkasına aldı. Emlak vergisinden, damga vergisine kadar birçok vergiden muaf olacaklar. Biz ne yapacağız 5’li çete için tasarruf edeceğiz. Hükümet 22 yıldır yaptığı gibi bugünde fakirden alıp zengine veriyor. Neredesin Mehmet Şimşek? Yüreğin yetiyorsa, Albayrak’lardan da vergi alsana. Yollardaki çiftçilerden, gençlerin valizlerinden, sofralardan görüyoruz ki geçim bitmiş. Seçim vakti. Biz göldeki balıktan, haktan, emekten yanayız. Karşımızda duran 5’li çeteler, Albayraklar, Varaka’lar bilsin ki biz gölümüze sahip çıkacağız” dedi.
“İZNİK GÖLÜ TALAN EDİLMEK İSTENİYOR”
Doğader ve paydaşları olarak İznik Gölü’nün kurulmaması için mücadele verdiklerini ifade eden Doğader Başkanı Murat Demir, “Buranın havasını, suyunu talan edenlere karşı mücadele ediyoruz. Arkamızda Kargil Fabrikası var. Tarihe kara leke olarak yazıldı. Mahkeme kararları yok sayıldı. Bugün de İznik Gölü’nü talan ettirmek istiyorlar. İznik Gölü artık sanayi baskısını kaldırmıyor. Az ileride Gemlik’ten yüz ton su çekiliyor. Gölünü besleyen su kaynakları sömürülüyor. Biz İznik Gölü’nü savunmaya devam edeceğiz.” dedi.
Doğader ve paydaşları adına Av. Erol Çiçek, bölge hakkında hukuki bilgiler verdi. “Anayasının tanınmadığı, hukukun olmadığı bir ülkede hukuk adına konuşmak abes kaçıyor. Albayrak Holding’in bu davası ilk değil 2017 yılında da çevre düzeni plan değişikliği yapıldı ve ÇED tarafından olumlu talep verildi. Bugün bunun devamını yaşıyoruz. Cumhurbaşkanlığı kararı ile bu bölge özel endüstri bölgesi ilan edildi. Daha önce Asil Çelik ve Göktaş fabrikası içinde bu kararlar verildi. Kapsam dışı tesisler ilan edilirken, özel endüstri bölgesi yargılanma devam ederken ilan edildi. İznik Gölü, stratejik su kaynağı olmasına rağmen bu yapılıyor. Toprak koruma kanunu, 1/100 binlik plan paspas ilan edildi. Bölge sanki organize sanayi bölgesi gibi davranılıyor. Bölgeden bu tesisler uzaklaştırılması gerekirken, daha çok tesis yapılıyor. Bölge bu sanayi baskısını kaldıramayacak şekilde yoğunlaştırılıyor. Yeni tesisin yapılması bu alana yasaktır. Burası sulak alanda kaldığı için bölgede böyle fabrikalar yapılması yasak ilan edilmiştir. Gölün şu anki su seviyesi 83.10 civarındadır. İznik Gölü suyu hızla kirleniyor. Ağır metal kirliliği, tarımsal zirai ilaç kirliliği de vardır. Orhangazi ve İznik ovası yeraltı suyu işletme sahası ilan edilmiştir. Hangi suyu toplayacaklar merak ediyor” diye konuştu.
NE OLMUŞTU?
Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile Albayrak Grubu’na bağlı Varaka Kağıt Şirketi için Bursa Orhangazi’deki bir alan “özel endüstri bölgesi” ilan edildi. Varaka Kağıt’ın bağlı olduğu Albayrak Grubu ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yakın arkadaşı Nuri Albayrak ve ailesine ait.
SAĞLANAN KIYAKLAR
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın açıklamasına göre, “özel endüstri bölgesi” adı altında yandaş şirketlere Hazine arazileri 49 yıllığına tahsis ediliyor, yurttaşlara ait araziler de devlet eliyle kamulaştırılıyor. Altyapı ve proje giderleri de kamu bütçesinden karşılanırken şirketler ruhsat, emlak ve damga vergilerinden muaf tutuluyor. Tüm bunların üstüne bir de Cumhurbaşkanı kararıyla ek teşvikler veriliyor.